Dicle Üniversitesi Rektörü'nden Diyarbakır Vizyonu: Yeni Projeler ve Hedefler
Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamuran Eronat, Diyarbakır'ın eğitim ve kültür hayatına yön verecek önemli açıklamalarda bulundu. Rektör Eronat, üniversitenin yeni hastane projesinden, öğrenci odaklı sosyal imkanların artırılmasına, yeni fakülte açılışlarından, gençlere yönelik tavsiyelerine kadar birçok konuya değindi. Diyarbakır'ın potansiyelini vurgulayan Eronat, kentin hak ettiği konuma ulaşması için üniversitenin öncü rol üstleneceğini belirtti. Eronat'ın açıklamaları, Diyarbakır'ın geleceğine dair umutları artırırken, üniversitenin bölgeye katkılarını daha da perçinleyecek gibi görünüyor. Peki, Rektör Eronat'ın vizyonunda Diyarbakır'ı ve Dicle Üniversitesi'ni neler bekliyor?
Eren Dalgıç / DİYARBAKIR - BHA Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamuran Eronat, sadece akademik dünyada değil, aynı zamanda şehri ve üniversitesini geliştirmek için gerçekleştirdiği projelerle de dikkat çekiyor. Diyarbakır’ın kültürel mirasını ve eğitimdeki potansiyelini derinlemesine tahlil eden Eronat, akademik kariyerini ve hayat felsefesini başarıyla birleştirerek Dicle Üniversitesi ve Diyarbakır’ın geleceği için önemli adımlar atıyor. Eronat, şunları söyledi: "Çocukluğumdan beri benimle aynı yaşta, hatta benden büyük olan üniversite hastanemizin artık görevini tamamladığını düşünerek yeni bir hastane ihtiyacını önceliklendirdim. 50 yıl önceki şartlara göre yapılan bir binada 6 kişilik koğuşlarda hastaların kalmasını uygun görmedik. Daha modern bir yapıda hizmet verilmesini arzuladık. Bu nedenle devlet büyüklerimizle görüşmeler yaptık ve olumlu yanıtlar aldık. Bu çok önemli bir proje. Hatta hastane binasının metrekaresinin artırılması talebimiz de olumlu karşılandı. Rektörlük binamız da depremde yıkıldı. Şu anda geçici bir binadayız. Yeni rektörlük binası projesi hazırlandı. Nisan ayında olumlu gelişmeler bekliyoruz. Üniversitemizde öğrenci sayısını nicelik değil, nitelik olarak artırmayı hedefliyoruz. Diyarbakır bir turizm kenti. Bu sebeple Gastronomi bölümü açılması için kadrolar istedik. Çok talep vardı. Ayrıca Maden Mühendisliği açığı var, Maden Mühendisleri Odası destek sunacağını belirtti. Yapay zeka alanında da gelişmeler var. Bilgisayar bölümü açıldı. 40 öğrenci aldık. Akreditasyon süreçlerini tamamlıyoruz. Türkiye’ ye ve dünyaya entegre bir üniversite olma yolunda ilerliyoruz. Sosyal imkânları artıracağız. Üniversite girişindeki peyzaj düzenlemelerini artıracağız. Hastalarımız artık yazın bahçede, kışın koridorda kalmıyor. Modern bekleme salonları yaptık. Otopark problemi vardı. Girişteki atıl durumdaki benzin istasyonunu yıktık, yerine 400–450 araçlık otopark yapıyoruz. Hayvan hastanesi temeli atıldı. Veteriner fakültemize atlarımız geldi. Tedavi ve rehabilitasyon çalışmaları başlatıldı. Kadro konusunda sıkışıklık vardı, yeni kadrolar aldık. İlana çıktık, atamalar yapıldı. Üniversiteye dair uzun yıllardır hayal ettiğim projeleri gerçekleştirmek istiyorum. Sosyal hayatı önemsiyorum. Öğrencilerin sosyal alanlarda gelişmesini istiyorum. Okuma kütüphanemiz hizmete girdi, ikincisi için girişim başlattık. Sosyal tesislerimiz kapandı, tekrar açılması için çalışıyoruz. Akademik sıralamamız iç açıcı değil, bunu yükseklere çekmek istiyoruz. Diyarbakır gibi kadim bir şehrin kimlik kartını üniversite sahiplenmeli. Yeni fakülteler kurmak istiyoruz: Yabancı Diller ve Turizm Fakültesi, Beden Eğitimi Yüksekokulunun fakülteye çevrilmesi ve Uzay Bilimleri ve Havacılık Fakültesi kurulması gibi adımlar gündemimizde. Ben ve arkadaşlarım güzel bir hoş seda bırakmak istiyoruz. Türkiye’nin en köklü üniversitelerinden biriyiz. Lokomotif üniversiteyiz. Hak ettiğimiz görünüme kavuşacağız inşallah. Gençlere hayata dair tavsiyeler Ben bir bilim insanıyım. Mesleklerini sevmelerini, kendilerini iyi donatmalarını, sosyal yönlerini de geliştirmelerini istiyorum. Kitap okumalarını, müzik dinlemelerini, spor yapmalarını arzu ediyorum. Bilinçli bir gençlik olmasını arzulamaktayım. Çocukluktan beri günde iki gazete giren bir evde ve sürekli kitap okunan bir evde büyüdüm. Böyle bir iklime sahip olmalarını, kütüphanede daha çok zaman harcamalarını istiyorum. Güzel bir çevreye sahip olmaları çok önemli yani arkadaş seçimlerini iyi gerçekleştirsinler. Başarı sabırdır. Devamlılıktır. Başarı insanın biraz da kendi kendisiyle konuşmasıdır diyebilirim. Yunus Emre’nin dediği gibi: “Bir ben vardır bende, benden içerü.” Dolayısıyla içimizdeki arkadaşla sürekli konuşursak, çünkü o çok daha sağduyulu, çok daha realisttir. O kişiyi dinlediğimizde dışımızdaki bende daha bir ilerleme söz konusu olacaktır. Küçükken bize şunu söylerlerdi; “Bir büyük bulamıyorsanız, büyük bir taşa danışın”. Bunu çok anlamsız bulurdum eskiden. Ama şimdi anlıyorum ki, o büyük taş içimizdeki bendir. Bu taş gibi görünen “içimizdeki ben” aslında en büyük danışmandır. İstişareye çok önem veriyorum. Ekibimle de sürekli istişare ederim. Kibirden uzak bir hayatı seviyorum. Kibirden korkuyorum. Kibrin insanı bozacağını çok iyi biliyorum. Kur’an-ı Kerim de bize kibirden uzak bir hayat yaşamamız gerektiği sürekli telkin edilir. En korktuğum şey bu duygunun pençesine girmektir. Şimdiye kadar kendimi korudum, inşallah bundan sonra da korurum. Bu böyle olunca dışarıdaki eleştirilere, dışarıdaki fikirlere daha açık oluyorsunuz ve hata yapma olasılığınız azalıyor. Ekip seçiminde dikkate alınanlar Ekibimi seçerken samimi, çalışkan ve içten kişiler olmalarına dikkat ettim. İlk rektör yardımcım 20 yıllık arkadaşım Prof. Dr. Aytaç Coşkun, genel sekreterimiz yine bölümden arkadaşımız Doç. Dr. Mustafa Uğurlu Arslan’dır. Hayalini kurduk, beraber çalıştık. Diğer arkadaşlarımız da mütevazı, kibirden uzak, çalışkan, memleketini, ülkesini ve üniversitesini seven kişiler. Çok uyumlu ve çalışkan bir ekibiz. Hepimizin huyları birbirimize çok benziyor. Hepimizin ortak tarafı, mütevazı bir ekibiz. Kibri kapının önüne koymuş, ayaklarımızın altına almış bir ekibiz. Hepimiz bir şeyler yapmak arzusundayız. Biz bir araya geldiğimizde hiç boş şeyler konuşmuyoruz. Hep üniversitemize neleri katkıda bulunabileceğimizi düşünüyoruz. Bu da beni mutlu ediyor. Genç bir ekip kurduk. Bu da bize artı değer olarak dönecektir. Milletvekili ablam Oya Eronat’ın güzel bir sözü var; “Emek kaybolmaz.” Bilime, insana ve iyiliğe verilen emek karşılıksız kalmaz. İnşallah herkesin emeği karşılığını bulur. İnsanlarımız bir yere gelirken liyakatli, çalışkan ve iyi işler yapmış olmak üzere gelsinler, temennisindeyim. Motivasyon kaynağı hizmet odaklı çalışmalar Ablam milletvekili, ben de akademisyenim. Beni de en çok mutlu edecek şeylerden biri, yapacağımız hamlelerin, hizmetlerin uzun süreli karşılığının olacağını görmektir. Yani mesela hastane, hizmet binaları gibi eksik olan yerlerin tamamlanması, insan odaklı ve hizmet odaklı çalışmalar beni mutlu eder. Bir de gerek Diyarbakır’ımız, gerekse Dicle Üniversitemiz vizyonda daha ön plana çıkmalı. Çünkü bu kentin çok değerli hazineleri var. Biz bunları ortaya çıkarmalıyız. Turizmde, tarihi yerlerde İstanbul’un tarihi yarımadasından sonra Diyarbakır’ı gösteririm. Kültürel anlamda 1896 yılı verilerine göre, İstanbul’dan sonra en çok okuma-yazma oranı Diyarbakır’dadır. Biz bu günlere geri dönebilmeliyiz. Madem bir üniversitenin başındayım, bir kültür insanıyım, bizim bu ortamı, bu iklimi yakalamamız gerekiyor. Buna yönelik hizmetlerim olursa mutlu olurum. Aynı zamanda yeni Türk edebiyatı sahasında uzman bir hocayım. Bugün Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi’ne bir anlamda fahri danışmanlık yaptım. Orada kitaplarım, dergilerim, bana ait eşyalar sergileniyor. Tanıtımını üstlendim. Bu müzeye sizler ve okurlarımız giderse, bu izi görecekler. Böyle somut dönütlerin görülmesi beni mutlu eder. Nitekim orada bir VTR’de Dicle Üniversitesi Rektörü ve Cahit Sıtkı Tarancı uzmanı olarak konuştum. Gelen her ziyaretçi bu görselle karşılanıyor. Bu da beni mutlu eden bir unsur. Ramazan etkinlikleri için teşekkür Öncelikle hayırsever iş adamımız Mehmet Cansız Bey ve Mehmet-Esra Cansız Vakfı’na teşekkür etmek istiyorum. Bir ay boyunca öğrencilerimize son derece kaliteli, ücretsiz iftar yemekleri verdiler. Biz de Ramazan ayı boyunca hafta sonları dünyada 5. Harem-i Şerif olarak kabul edilen Ulu Camii’ de “Üniversite Hasbihalleri” gerçekleştirdik. Şehrimizin kültürel anlamda önde gelen isimlerini konuk ettik. Güzel bir ortamda sohbet ettik, çaylarımızı yudumladık ve halkımızla bütünleştik. Ramazan’daki en güzel etkinliklerimizden biri buydu. Ayrıca bazen vakfın verdiği iftar yemeklerine katılarak öğrencilerimizle birlikte o sofrada yer aldık. Öğrencilerle bir araya gelmek, bu Ramazan’ın ruhunu onlarla paylaşmak çok anlamlıydı."Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamuran Eronat, Diyarbakır'ın geleceğine ışık tutacak projeleri ve hedefleri detaylı bir şekilde anlattı. Yeni hastane, rektörlük binası, öğrenci odaklı sosyal imkanlar, yeni fakülteler ve kadro takviyeleri gibi birçok alanda önemli adımlar atılacağını vurguladı. Eronat, üniversitenin sadece akademik değil, aynı zamanda sosyal ve kültürel anlamda da Diyarbakır'a katkı sağlamayı amaçladığını belirtti. Gençlere yönelik tavsiyelerde bulunan Eronat, başarıya ulaşmanın sabır, devamlılık ve iç sesini dinlemekten geçtiğini ifade etti. Ekip çalışmasına ve istişareye önem veren Eronat, Dicle Üniversitesi'ni Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinden biri haline getirme vizyonunu paylaştı.