25 yıl önce yaşanan Marmara Depremi felaketi, Dünya Türk Birliği Güney Marmara Bölge Başkanı veteriner hekim Ahmet Metin Alkan'ı duygulandırdı. Başkan Alkan, depremin yıl dönümünde toplumu deprem riski konusunda bilinçlendirmek için önemli mesajlar verdi. Acılar geçse de yaraların hala taze olduğuna dikkat çeken Başkan Alkan'ın çağrısı, unutulmamalı: Bilinçsizlik ve tedbirsizlik öldürür.

17 Ağustos 1999 yılında gece 03.02’de meydana gelen ve 45 saniye sürerek ülkemizde yaşanan en büyük deprem felaketlerinden biri olan “Marmara Depremi” münasebetiyle Dünya Türk Birliği Güney Marmara Bölge Başkanı veteriner hekim Ahmet Metin Alkan, bir mesaj yayımladı.

Enver GÜLER / BURSA (İGFA) - Başkan Alkan, mesajında “25 Yıl önce meydana gelen Marmara Depremi, Milletimizin yaşadığı en acı felaketlerden biri olarak tarihteki yerini almıştır. Ülkemiz için yaşanan büyük doğal felaket olan Marmara depreminde, 17 bin 480 vatandaşımız yaşamını yitirmiş, 43 binden fazla vatandaşımız yaralanmış, yüzlerce insan evsiz kalmıştır. Geçen yıllar yaraları sarsa da ne acılarımızı azalttı ne de kaybettiklerimizi unutturdu. Geride yıkım ve acı bırakan önemli olaylar genellikle hatırlanmak istenmez. 17 Ağustos, depremle yaşamayı öğrenebilmemiz için bize sorumluluklarımızı hatırlatan bir tarihtir. En büyük temennimiz ve dualarımız, böyle bir felaketin ve acının bir daha yaşanmamasıdır. Bizler her koşulda yaşanabilecek olumsuzluklara karşı hazırlıklı olmalıyız. Unutulmamalıdır ki; deprem değil, bilinçsizlik ve tedbirsizlik öldürür. Aynı acıların bir daha dünyanın hiçbir yerinde yaşanmamasını diliyorum. 17 Ağustos 1999 Depremi’nde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum” ifadelerini kullandı.

Dünya Türk Birliği Güney Marmara Bölge Başkanı Ahmet Metin Alkan'ın Marmara Depremi anısına paylaştığı duygu yüklü mesaj, depremin yaralarını hala hissettiğimizi ve toplum olarak geçmişten ders çıkararak geleceğe hazırlıklı olmamız gerektiğini vurguluyor. Başkan Alkan'ın ifadeleri, izlerken hala taze olan acıları canlandırıyor ve deprem gerçeğine dikkat çekiyor. 17 Ağustos 1999 Depremi'nin yıl dönümünde yaşanan kayıpları hatırlayarak hazırlıklı olmanın önemine vurgu yapmak, toplum sağlığının geleceği için kritik bir adım olarak görülüyor.